Hindistan–AB STA Görüşmeleri: Süt Ürünleri İkilemi ve İleriye Dönük Bir Yol

Hindistan, dünyanın en büyük süt üreticisi, Avrupa'nın yüksek değerli süt ürünleri türevleri için de giderek daha çekici bir pazar haline geliyor. 2024 yılında, bebek beslenmesi ve performans takviyelerinde kritik bileşenler olan 34 milyon kilogramdan fazla peynir altı suyu ve neredeyse 71 milyon kilogram laktoz ithal etti. Bu ticaretin değeri ₹10,000 crore'u aşıyor ve hızla gelişen yerel gıda endüstrisini destekliyor.
Bununla birlikte, bu ithalat üzerindeki tarifeler %30 ile %60 arasında değişen oranlarda yüksek kalmaya devam ediyor ve Brüksel daha derin bir erişim için baskı yapıyor. Avrupa Birliği için süt ürünleri sadece ticaretle ilgili değil, aynı zamanda küresel değer zincirlerinde etki ve sağlık ile beslenme alanında standart belirleme ile ilgili. Hindistan için ise bu bir geçim meselesi, ekonomik sınırda faaliyet gösteren 120 milyon küçük süt çiftçisinin yaşamlarını etkiliyor.
Çatışmanın merkezinde bir soru var: Hindistan, kendi üreticilerine zarar vermeden kapılarını açabilir mi?
Jordbrukare India düşünce kuruluşu, cevabın hassas liberalizasyonda yattığına inanıyor. Pratik ve politik olarak kabul edilebilir olan önerileri, kota bazlı bir uzlaşmaya dayanıyor:
Peynir altı suyu ithalatı 25,000 metrik ton ve laktoz ithalatı 20,000 metrik tona kadar düşürülen %10–15 tarifelerden yararlanacak ve yerel gıda işlemcileri ve beslenme girişimlerine can simidi sağlayacak.
Hindistan küçük ölçekli üretimle doğrudan rekabet eden peynir, yağsız süt tozu (SMP) ve taze süt ürünleri gibi hassas ürünler üzerinde tam tarife korumaları devam edecek.
Hindistan, AB'nin pazar genişlemesi aradığı süt dışı sektörlerde—elektrikli araçlar, yenilenebilir teknoloji ve şarap—karşılıklı tavizler müzakere edecek.
Her iki taraf da Hindistan'ın süt ürünleri ihracatını engelleyen, sağlık standartlarından etiketleme protokollerine kadar uzanan tarife dışı engelleri (NTB'ler) kaldırmak için çalışacak.
Son olarak, Hindistan, AB'nin sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumunu ifade edecek, ancak metan yoğunluğundan yem kıtlığına kadar yerel gerçekliklere saygı duyan bir yol haritası talep edecek.
Bu sadece bir pazarlık değil. Bu, Hindistan'ın kırsal ekonomisini korurken, işleme sektörünün yüksek değerli küresel zincirlere bağlanmasını sağlayan akıllı bir korumacılık vizyonu. Riskler açık: yanlış yönetilirse, liberalizasyon kırsal huzursuzluğu ve siyasi tepkiyi tetikleyebilir. Akıllıca ele alındığında, Hindistan'ın süt altyapısına—özellikle işleme, soğuk zincirler ve ihracat odaklı yeniliklerde—yeni bir yatırım dalgası başlatabilir.
AB'nin kendi adına, hırsı nüansla dengelemek iyi olur. Hint süt piyasası Batı Avrupa'nın küçük bir versiyonu değil. Mikro üreticilerin, gayri resmi ağların ve beslenme zorluklarının bir yaması. Genel erişim talep etmek, etkileşime geçmek istediği ortakları yabancılaştırma riskini taşır.
Hindistan uzun zamandır küreselleşmeyi, yerel ajansını teslim etmeden yönettiğiyle övünüyor. STA'daki süt ürünleri maddesi, bunu nasıl yapacağının ders kitabı örneği haline gelebilir—kapıları sonuna kadar açarak değil, sadece yeterince açarak.