Büyük Bahar Bahsi: NZ Fiyatları Kontrol Altına Alabilir mi?

Başlıca üretim bölgelerinde küresel arz sinyalleri karışık. Amerika Birleşik Devletleri'nde süt üretimi, geçen yılki kuş gribi salgını sonrasında artan inek sayısı ve iyileşen verimlerle Haziran ayında %3,3 artışla toparlanma gösteriyor. Buna karşılık, Avrupa mavi dil hastalığı salgını ve kuraklık koşullarından önemli ölçüde etkilenmekte, bu da süt hacimlerini baskılamakta ve uzun vadede yerini alacak düvelerle ilgili kaygıları artırmaktadır.
Buna karşın, Yeni Zelanda eğilimi tersine çeviriyor. Özellikle Güney Adası'ndaki uygun hava koşulları, güçlü mera büyümesini destekleyerek süt hacimlerinde yıllık %14,6 artışa neden oluyor. Bu artış, çiftlik kapısı fiyatlarının güçlü olması nedeniyle ek beslemeyi teşvik etmesinin doğrudan bir sonucudur. GlobalDairyTrade (GDT) platformundaki artan hacimler fiyatlar üzerinde bir miktar baskı yaratmış olsa da, temel ihracat pazarlarından gelen güçlü alım ilgisi keskin bir düşüşü sınırlamaya yardımcı olmaktadır.
Çin, ithalat hacimlerini sabit tutarken, özellikle Yeni Zelanda'dan yaptığı alımları %6 artırarak Kuzey Yarımküre'den daha az ithalat yapmayı tercih etti. Güneydoğu Asya ve Japonya gibi diğer Asya pazarları da sağlam bir talep gösterdi ve ithalat hacimleri sırasıyla %3,3 ve %4,3 arttı. Okyanusya süt ürünlerine olan bu güçlü talep, ihracat fiyatlarını desteklemede kritik bir faktör olarak öne çıkmaktadır.
Avustralya için, küresel piyasanın sıkışan arzı ve Okyanusya ürünlerine olan güçlü talep, fiyat desteği sağlamaktadır. Ancak, yüksek işletme maliyetleri ve küçülen sürü gibi yerel zorlukların bahar hacimlerini etkilemesi bekleniyor. Dairy Australia, 2025-26 döneminde ulusal süt üretiminde %2'lik bir düşüş öngörüyor. Bu dinamik, bölgesel zorluklar ve fırsatların daha geniş piyasayı etkilediği karmaşık ve birbirine bağlı küresel tarım iş dünyasını vurgulamaktadır.